Otomobil gazetecisi Emre Özpeynirci’nin paylaştığı verilere göre, Ekim ayında Türkiye’de en çok satılan sıfır elektrikli otomobil modeli 2.532 adetlik satışla Togg T10F oldu. Hemen ardından 1.623 adetlik satışla yine bir Togg modeli olan T10X ikinci sıraya yerleşti. Bu durum, yerli üreticinin yalnızca pazar payını değil, tüketici güvenini de hızla artırdığını gösteriyor. Togg’un modelleri, hem tasarım dili hem de yazılım destekli sürüş sistemleriyle kullanıcılar arasında ciddi bir sadakat oluşturdu. Şirketin iki modelinin de listenin zirvesinde yer alması, Türkiye’nin otomotivde kendi markasına duyduğu güvenin bir yansıması olarak değerlendiriliyor.
Tesla’nın sıfır satışla dikkat çektiği listede yerli markalar öne çıktı
Listenin üçüncü sırasında 1.046 adetlik satışla KG Mobility Torres yer aldı. Bu model, özellikle kompakt SUV segmentindeki tasarımı ve menzil avantajıyla dikkat çekti. Volvo EX30, 870 adetle dördüncü olurken Kia EV3 ise 841 adetlik satışla beşinci sıraya yerleşti. İlk 10 listesinde Opel Frontera, Fiat Grande Panda, Mini Countryman, BYD Atto 3 ve Citroën C3 gibi markalar da yer aldı. Ancak Ekim ayının en dikkat çekici detayı, Tesla’nın Türkiye’de sıfır satış kaydetmesiydi. Küresel ölçekte lider konumda olan markanın Türkiye pazarında gerilemesi, hem fiyat politikası hem de servis ağının sınırlılığı ile ilişkilendiriliyor. Bu durum, yerli üreticilerin güç kazanması için yeni bir fırsat penceresi açıyor.
Elektrikli otomobillerin pazar payı 2025’te tarihi bir eşiği geçti
ODMD’nin paylaştığı verilere göre Türkiye’de Ocak-Ekim 2025 döneminde otomobil satışları geçtiğimiz yıla kıyasla yüzde 10,20 artarak 1 milyon 43 bin 796 adede ulaştı. Binek araç satışları ise yüzde 10,98 oranında yükseldi. Bu artış, pandemi sonrası toparlanmanın sürdüğünü ve ekonomik dalgalanmalara rağmen otomotiv sektörünün canlılığını koruduğunu gösteriyor. Elektrikli otomobiller ise bu büyümenin en dikkat çekici ayağı oldu. 148 bin 304 adetlik satış rakamına ulaşan elektrikli modeller, toplam pazarın yüzde 17,8’ini oluşturdu. Benzinli araçlar yüzde 47,2 payla hâlâ birinci sırada olsa da elektrikli modellerin hızla yükselen grafiği, geleceğin yönünü açıkça ortaya koyuyor.
Togg’un başarısı yerli üretimin gücünü gözler önüne seriyor
Togg’un elde ettiği sonuç Türkiye’de yerli üretimin artık yalnızca bir ideal değil, küresel ölçekte rekabet edebilen bir gerçek olduğunu kanıtlıyor. Markanın üretim tesisinden çıkan her model, hem mühendislik hem de kullanıcı deneyimi açısından uluslararası standartlarda değerlendiriliyor. Özellikle T10F modeli, menzil performansı, batarya teknolojisi ve dijital iç mekân tasarımıyla segmentindeki birçok yabancı markayı geride bırakmayı başardı. Togg’un Bursa Gemlik’teki üretim üssü, yalnızca Türkiye’nin değil bölgenin en modern üretim tesislerinden biri olarak öne çıkıyor. Bu altyapı, önümüzdeki yıllarda ihracat potansiyelinin de artmasını sağlayacak.
Yerli markaların yükselişi, Türkiye’yi mobilite üssüne dönüştürebilir
Türkiye otomotiv pazarındaki dönüşüm yalnızca satış rakamlarıyla sınırlı değil. Devletin desteklediği batarya üretim yatırımları, şarj istasyonu altyapısındaki büyüme ve yerli markaların Ar-Ge çalışmalarına sağlanan teşvikler, ülkeyi bölgesel bir mobilite üssü haline getirmeye aday gösteriyor. Bu süreçte Togg gibi markaların başarısı, diğer üreticiler için de cesaret verici bir örnek oluşturuyor. Kullanıcı alışkanlıklarının değişmesi, çevre bilincinin artması ve enerji maliyetlerindeki farkındalık, elektrikli otomobillerin tercih edilme oranını doğrudan etkiliyor. Önümüzdeki dönemde, Türkiye yollarında daha fazla yerli üretim elektrikli araç görmek artık kaçınılmaz görünüyor.

Togg’un liderliği sürdürebilmesi için gözler 2026 stratejisinde
Elde edilen bu başarı elbette önemli, ancak sürdürülebilirlik açısından stratejik adımların da aynı önemde olduğu belirtiliyor. Togg’un 2026 stratejisi kapsamında Avrupa pazarına açılma hedefi bulunuyor. Şirketin batarya teknolojilerini yerli tedarik zinciriyle güçlendirmesi ve yazılım güncellemelerini düzenli hale getirmesi, global ölçekte rekabet gücünü artıracak. Ayrıca, T10X ve T10F modellerinin farklı donanım seviyeleriyle çeşitlendirilmesi bekleniyor. Bu adımlar, markanın yalnızca Türkiye’de değil, Avrupa ve Orta Doğu pazarlarında da etkili bir oyuncu haline gelmesini sağlayabilir.